'Gül ve Erdoğan ‘kuşatma’ dedi'

17-25 Aralık sürecinde yaÅŸadıklarını 'Ben Böyle Gördüm' isimli kitap yazarak anlatan gazeteci Fehmi Koru, Hürriyet’ten Çınar Oskay’a röportaj verdi. Koru, 17 Aralık akÅŸamı Abdullah Gül’ün Recep Tayyip ErdoÄŸan ile bir araya gelerek “devlete yönelik bir kuÅŸatma olduÄŸu ve bunun mutlaka durdurulması gerektiÄŸi” kararını aldıklarını söyledi.

Gül ve ErdoÄŸan’ın 18 Aralık’ta kendisini çağırarak Pensilvanya’ya gitmesini istediklerini söyleyen Koru, şöyle konuÅŸtu:

“Onlar aralarında ‘Nabız yoklaması faydalı olabilir’ diye konuÅŸmuÅŸ ve benim ismim üzerinde durmuÅŸlar. Bir gidip yoklasa tarzında... Arabuluculuk misyonu deÄŸil, daha ziyade ‘Karşı tarafın bu iÅŸlerle gerçekten ilgisi var mı’ diye bakmam için... Bu, Cemaat dayanışması içinde mi yoksa bazı kiÅŸilerin kendi baÅŸlarına yaptıkları bir ÅŸey miydi? Bir ÅŸeyler öğrenmem gerektiÄŸine inandığım için, kabul etmekte mahsur görmedim.

Olanlardan son derece rahatsız bir Fethullah Gülen’le karşılaÅŸtım. Basında, sosyal medyada iki taraflı saldırılar vardı. Bundan çok rahatsızdı. Bir yandan da ‘Devletin görevlileri yanlışlık yapıyorsa devletin mücadele etmeye hakkı vardır’ diyordu. KuÅŸkunun ortadan kalktığını düşündüm ama 25 Aralık geldiÄŸi zaman karşımıza çok farklı bir tablo çıktı.”

‘Hâlâ 25 Aralık'ın Gülen’in talimatıyla olduÄŸundan kuÅŸkuluyum’

Koru, Fethullah Gülen’in CumhurbaÅŸkanı Abdullah Gül’e kendisi aracılığıyla gönderdiÄŸi mektubu samimi bulduÄŸunu söyledi:

“Döner dönmez, 25 Aralık’ta, ikinci giriÅŸim patlayınca en çok ben ÅŸaşırdım. Bunun üç-dört gün önce görüştüğüm kiÅŸinin talimatıyla olabileceÄŸinden ciddi kuÅŸku duydum, hâlâ bu kuÅŸkuyu taşıyorum.

En tepedeki insan kendisine raÄŸmen baÅŸlamış olsa bile böyle kapsamlı, sonuç getireceÄŸi belirgin bir operasyonu reddetmekte zorlanabilir. Çünkü çok yakınları da iÅŸin içinde olabilir. 25 Aralık’ta ikinci operasyon baÅŸladığında Pennsylvania’da deÄŸerlendirme yaptıklarını ve sonuna kadar götürme kararı verdiklerini zannediyorum.”

‘ErdoÄŸan partinin raporunu benimsedikten sonra savaÅŸ sürecine girildi’

25 Aralık’ta ErdoÄŸan’la görüştüğünü belirten Koru, izlenimlerini şöyle anlattı:

“Rahatsızlığı ifade etti. Ama madem böyle bir mektup yazıldı, madem barış aranıyor, acaba bu iÅŸ burada durdurulabilir mi diye bir iyimserlik içinde olduÄŸunu gördüm. Fakat parti ‘Bu siyasete darbe giriÅŸimidir’ baÅŸlığıyla bir rapor hazırladı. ErdoÄŸan bu raporu benimsedi. Sonra savaÅŸ sürecine girildi.”

‘Bizim o iÅŸlerle hiçbir alakamız yok Fehmi Bey’

Koru, “Cemaat’in adı, gizli kameralarla, kasetlerle, ÅŸantajla anılıyor” diyen Oskay’a yanıt verdi:

“Son ziyaretimde [Gülen] ‘Bizim o iÅŸlerle hiçbir alakamız yok Fehmi Bey’ dedi, o sözü hâlâ kulaklarımda. Bunlar Cemaat’le irtibatlandırılıyor, olabilir. Siyasetle ilgili tape’ler de var. DışiÅŸleri Bakanlığı’nda MÄ°T MüsteÅŸarı, Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı ve DışiÅŸleri Bakanı görüşmesi... Dönemin baÅŸbakanının oÄŸluyla konuÅŸması...  Bunlar kolay bulunabilecek ÅŸeyler deÄŸil. Yabancı bir el tarafından yapıldığını düşünüyorum. Türkiye’deki istihbarat birimlerinin izleyemeyeceÄŸi kadar yakından izleyen ve merakı çok olan ülkeler var. Amerika ve Almanya bunların başında geliyor.

Sıfırlama’ sözcüğünün geçtiÄŸi konuÅŸma dahil olmak üzere önemli birkaç görüşme yargının elinde deÄŸil. ‘Cemaat’e mensup’ diye görevlerinden alınan polislerin, savcıların, hâkimlerin bilgisayarlarından, telefonlarından çıkmadı. Bu o tape’nin farklı bir kaynak tarafından kaydedildiÄŸini gösteriyor.”

“Cemaat CIA ile iliÅŸkili olabilir mi?” sorusuna yanıt veren Koru, “Benim tanıdığım Gülen, bu tür iliÅŸkilere girebilecek biri deÄŸil. Yakınındakilerden, Cemaat’e uluslararası ilgi olduÄŸunu fark edip o iliÅŸki içerisine girenler var mıdır? Bence vardır. Bunu nereye kadar sürdürmüşlerdir? Onu ben bilemem” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Hürriyet